Bir kaç gün önce genç bir pazarlama uzmanı ile sohbet etme şansım oldum. Ayak üstü başlayan sohbetin uzayacağını anlayınca sağanak yağmur halinde gelen soruları durdurmam gerekti. Çok konuşurum ben, karşılıklı vakit kaybetmeyelim isterim diyerek eposta adresimi verdim. Müsadesi ile bana sorduğu sorulara burada cevap veriyorum. Öncelikle sorularına gelelim:
- İçerik planı nasıl yapılır?
- İçerik planı, içerik ile pazarlama planı aynı şey değil mi?
- İçerik stratejisi ne?
- Etiketler önemli mi?
- Farklı konular hakkında da yazabilir miyiz?
- Yazıları kim yazmalı?
- Yazanın adını kullanacak mıyız?
- Ne sıklıkta yazı yazmamız gerek?
- Her gün yazsak ne olur?
- İçerik gerçekten para kazandırır mı?
- İçeriğe harcanan parayı reklama ayırsak daha çok kazanmaz mıyız?
- Ne yazacağımıza nasıl karar vereceğiz?
Bunlara cevap oldukça yeni sorular geleceğine eminim. Bu neden ile yazıyı sürekli güncelleyeceğim. Güncellemelerden haberdar olmak için şöyle yap demek isterdim ama böyle bir imkan henüz bulunmuyor.
Sırası ile gidelim;
İçerik planı nasıl yapılır?
Açarsın bir tablo, başlarsın hafta hafta, gün gün yazmaya. Belli bir akışı izlemek adına e-ticaret sitenin ilk günü olduğunu varsayıyorum. Ne satsın bu site? Simit! Simit satan bir e-ticaret mağazamız var bizim. Anlaştık mı? İzmirliler gevrek mağazası diyebilirler : )
İlk kez plan yapıyoruz. Plan yıllık ama yazılar için yeterli bütçe yok. Ayda bir yazı ancak ekleyebiliyoruz siteye. Hemen tablomuza dönüyoruz. Başlıyoruz Ocak ayı ile:
- Ocak / Yeni yılda yeni alışkanlığınız simit olsun!
- Şubat / Sevgilinize kırmızı kurdela ile simit hediye edin!
- Mart / Mart soğuklarında sıcacık bir çay ve çıtır simit!
- Nisan / Geldi bahar ayları, yiyelim simitleri.
- Mayıs / Gençlik bayramını simit ile kutladık.
- Haziran / Yüzme sezonunu simit ile açtık.
- Temmuz / Limonata ve çıtır simitin dayanılmaz hafifliği.
- Ağustos / Bu sıcaklarda sizin için simitleri fırına attık.
- Eylül / Sonbahar simitsiz olmaz.
- Ekim / Simit, peynir, çay, kitap.
- Kasım / Simit diyeti.
- Aralık / Yeni yıl için mutfağa girmeden bir simit ile nefsini körelt.
Farkındayım biraz baştan savma oldu ama önemi yok. İlk yılın hatası olmaz. Burada önemli olan siteyi açtığın gün yazılar yayınlamaktır. İçeriğine, detayına çok takılma. Bunun daha detaylısı da yapılabilir. Haftalık, günlük olarak plan çıkartılabilir. Özetle bu gördüğün tabloya içerik planı diyebilirsin. Daha verimli bir plan oluşturmak istersen trendleri takip et. Simit ile kim ne diyor, kim ne aratıyor, simit dünyasında ne oluyor. Her yazının yanına da bu kelimelerden bir kaçını iliştiriver. Böyle yazacak kişi o kelimeler ile ilgili bir kaç paragraf yazı yazmış olur.
Peki, ilk yılında değil simit sitemiz. Belki ikinci yılına gelmiş. Hali hazırda türlü yazılar yazılmış. Aşağı yukarı hedef kitle netleşmiş, alışveriş davranışları ile ilgili bilgiye sahip olmuşuz. İşte şimdi içerik planı değil içerik ile pazarlama planı yapmaya başlayabilirsin.
İçerik planı ile içerik ile pazarlama planı aynı şey değil mi?
Hem evet, hem hayır. Şahsen benim için farklıdır bu ikisi. Şimdi ilk yıl neden pazarlama planı ile başlamadık diyebilirsin. Ben de elimizde yeterli veri yoktu diyeceğim. Ama ben zaten simit dünyasına hakimim yıllarım simit satarak geçti diyorsan harika. O zaman ne yapıyorsun? Yukarıda okuduğun basit planı değil, şimdi anlatacağım planı yapmaya başlıyorsun ve simit mağazasını öyle açıyorsun. İlk yılın sonunda ne kadar tecrüben varmış, veya gerçek hayatta simit satmak ile internette simit satmak arasında nasıl farklar varmış birlikte öğreniriz.
Önce şu basit planı çıkartalım. Sonra biraz geliştirelim ki içerik ile pazarlama konumuza gelebilelim.
Aylık İçerik Planı
Her aya bir yazı belirlemiştik yukarıda. Peki bu yazılarda bir paragraf bahsedecek, arada değinsek iyi olacak kelimeler, konular olabilir mi? Şuraya bir tıkla lütfen. Çalışır umarım. Yoksa şu görsele göz atıver lütfen:
Şahsen ben bu yazıda simitin kalorisinden bahsedilsin isterdim. Hatta yarım simit kaç kalori, çeyrek simit kaç kalori diye ayrı ayrı yazardım. Veya bir kalemi güçlü benim için yazsın isterdim. Fırsatı kaçırmaz “simit yiyen spiderman” konusuna da değinirdim. Bu da fırsat pazarlamasıdır. Kıssadan hisse not al kendine. Yok ben merak bile etmedim ve araştırmadım. Aylık içerik planı gelişmeye başladı mı? Tabloya bir sütun daha ekleyip, şu kelimeleri de eklemek istemez miydin? Yararı olur, zararı olmaz. Senin de çok vaktini almaz. Tembellik etme, çalış.
İçerik stratejisi ne?
Strateji bir cümle ile, eldeki kaynaklar ile hedefe ulaşmak için izlenecek yolların, yöntemlerin belirlenmesi işidir. İçerik stratejinde izlemen gerek yollardan, yöntemlerden biridir. Kısıtlı kaynakları iyi kullanmak adına her yöntemi mümkün olduğunca iyi planlamak gerekir. Şimdi. Senin henüz bir stratejin olmayabilir. Bu durumda hiç dert etme. İçerik planı için bu yazıyı okuyorsan devam edelim. Yok ben strateji hakkında bilgi almak istiyorum diyorsan internette araştırmaya devam et. Ben yazarsam buraya eklerim bağlantısını.
Etiketler önemli mi?
Evet, önemli olmaz mı hiç. Her zaman önemliydi, her zaman önemli olacak yeterki sen amacı dışında kullanma. Kullanırken aşırıya kaçma. Arama motorlarının sitene yalancı çoban muamelesi yapmasına neden olma. Yalancı çobanın hikayesini bilmiyorsan internet sağ olsun. Ara, bul, oku, gel.
Farklı konular hakkında da yazabilir miyiz?
Evet, simit yiyen spiderman hakkında yazarız dedik ya : ) Hatta çok ilginç bir bilgi paylaşmak isterim. Biz insanlar bilinçli alışveriş yapan yaratıklar değiliz. Spiderman kostümü arayan anne yarın için bir düzüne simit alabilir. Üstüne mesaj atar peynir yok mu diye sorar. Uzatmadan, yazarız elbette. Yazmaktan zarar gelmez. Boşta duracağına oltayı denize at daha evla.
Yazıları kim yazmalı?
Keşke sen yazabilsen, işin sahibi yazabilse. Çok şahane olur biliyor musun? Hayatı simit yapmak ile geçmiş insanın yazdığı ile simiti tezgahtan alıp yemenin ötesine geçmeyenin yazdığı bir olur mu hiç? Olmaz. Peki, yazamıyorsun… Konuş, anlat. Kaydet sesini, başlat anlatmaya. Bul bir yolunu, bir yetenekli insan senin için yazıya döksün anlattıklarını.
2 yorum